İSTANBUL (AA) - Yeditepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ece Ceylan Baba, üniversite-sanayi işbirliklerinin, gençlerin yalnızca bilgi değil, uygulama becerisiyle mezun olmalarını sağladığını belirterek, "Gençler artık iş görüşmesine 'Ben ne biliyorum?' diye değil, 'Ben neler yaptım?' diye çıkmalı." değerlendirmesinde bulundu.
Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, üniversite sınav sonuçlarının açıklanmasına sayılı günler kala, gençlerin tercih sürecinde yalnızca bölüm değil, mezuniyet sonrası iş olanaklarını da değerlendirmesi gerekiyor. Bu noktada üniversitelerin sanayi ile kurduğu işbirlikleri önem kazanıyor.
Üniversite-sanayi işbirliği, üniversitelerde üretilen bilginin ve gençlerin enerjisinin iş dünyasının ihtiyaçlarıyla buluşmasını sağlayarak, öğrencilerin derslikte edindikleri teorik bilgileri üretim hattı, AR-GE laboratuvarı, klinik araştırma merkezi ya da teknoloji geliştirme ofisinde uygulamaya dönüştürmelerine imkan tanıyor.
Mühendislik fakültesi öğrencileri otomotiv, savunma sanayii, yapay zeka ve enerji teknolojileri gibi alanlarda prototip tasarlıyor, saha testlerine katılıyor ve üretim süreçlerinde görev alıyor. Mimarlık ve iç mimarlık öğrencileri ise tasarım ofisleriyle birlikte kentsel tasarım, yeşil bina uygulamaları ve restorasyon projelerinde sahada deneyim kazanıyor.
Genetik ve biyomühendislik alanındaki öğrenciler biyoteknoloji ve ilaç firmalarıyla aşı ve ilaç geliştirme projelerinde yer alırken, sağlık bilimleri fakülteleri öğrencileri medikal cihaz üreticileri, hastaneler ve ilaç firmalarıyla yürütülen klinik araştırmalara katkı sunuyor. Hukuk, işletme, iletişim ve iktisadi bilimler öğrencileri ise danışmanlık firmaları, medya ajansları ve hukuk bürolarıyla yürütülen gerçek dosyalar üzerinde çalışıyor.
Tasarım bölümleri öğrencileri markalarla birlikte ürün tasarımı, ambalaj geliştirme ve kullanıcı deneyimi projelerine katılıyor. Gıda mühendisliği ve beslenme alanlarındaki öğrenciler ise üretim tesislerinde hijyen, kalite kontrol ve sürdürülebilir üretim uygulamalarına katkı sağlıyor.
Üniversite-sanayi işbirliği, yalnızca istihdam değil, girişimcilik açısından da gençlere destek sunuyor. Üniversitelerin kuluçka merkezleri aracılığıyla öğrenciler, kendi fikirlerini projeye dönüştürüp yatırımcılarla buluşturabiliyor. Son üç yılda 50'ye yakın öğrenci girişimi bu merkezlerde yatırım desteği alarak şirketleşme fırsatı buldu.
Yeditepe Üniversitesi’nde her yıl 2 bin 500'den fazla öğrenci, derslik dışındaki projelerde aktif rol alırken, 50'nin üzerinde firma ile yapılan işbirlikleri kapsamında uygulamalı eğitim ve saha çalışmaları yürütülüyor.
- "Üniversiteler, gençleri uluslararası arenayla buluşturmak zorunda"
Açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Ece Ceylan Baba, iş dünyasının gençlerden beklediği en önemli şeyin sadece bilgi değil, o bilgiyi sahada uygulama yeteneği olduğunu belirterek, üniversitelerin gençleri gerçek hayatla, iş dünyasıyla ve uluslararası arenayla buluşturmasının zorunlu olduğuna dikkati çekti.
Baba, üniversite-sanayi işbirliğinin gençlere multidisipliner bir bakış açısı kazandıracağını ve farklı sektörlerde yetkinlik kazanabilme fırsatı sağlayacağını vurgulayarak, "Mezunlar sadece bir diplomayla değil, gerçek proje tecrübesi, saha bilgisi ve sektörde kurdukları güçlü ağlarla mezun oluyor. İşte bu yüzden, tercih dönemi yaklaşırken gençlerin bir bölümü seçmek kadar, o bölümün iş dünyasıyla kurduğu köprüleri de araştırması çok önemli." değerlendirmelerini yaptı.
Üniversite-sanayi işbirliğinin bir diğer çıktısının da girişimcilik olduğuna dikkati çeken Baba, "Biz gençlerin iş kurabilen bireyler de olmasını istiyoruz. Üniversite, sanayiyle el ele verdiğinde genç fikirler sadece hayal olarak kalmıyor, gerçeğe dönüşüyor. Üniversitelerin kuluçka merkezleri sayesinde öğrenciler, kendi iş fikirlerini projeye dönüştürüp yatırımcılarla buluşturabiliyor." ifadelerini kullandı.
- Sektör deneyimiyle diploma gerçek değerini kazanıyor
Baba, teoriyi uygulamaya çeviren üniversite-sanayi işbirliğinin öğrenciler için stajın ötesinde bir anlam taşıdığını, onlara "bir üretim hattında, bir prototip tasarımında, bir klinik araştırmada, bir danışmanlık dosyasında gerçek proje yürütme" fırsatı verdiğine işaret etti.
Bu sürecin aynı zamanda öğrencilere sektör uzmanlarıyla birebir çalışma, onların tecrübelerinden faydalanma ve problemleri uzmanıyla ve yerinde çözme imkanı tanıdığını kaydeden Baba, "Gençler artık iş görüşmesine 'Ben ne biliyorum?' diye değil, 'Ben neler yaptım?' diye çıkmalı. Üniversite bunu sağlıyorsa, diploma gerçek değer kazanıyor. Gençlerimiz için asıl fark yaratan, bilgiyi sadece teoride öğrenmek değil, gerçek iş ortamında sahaya taşımaktır. Üniversite-sanayi iş birliklerinin gençlerimizin geleceğe donanımlı hazırlanmasındaki rolü çok önemlidir." ifadelerine yer verdi.
Üniversite tercihinin, artık sadece bir bölüm değil, bir gelecek planı anlamına geldiğini, üniversitenin hangi laboratuvarlarla, hangi sanayi kuruluşlarıyla, hangi sektörel ağlarla bağ kurduğunun mutlaka araştırması gerektiğini vurgulayan Baba, "Diploma, bilgiyle, uygulamayla ve iş dünyasıyla birleştiğinde değer kazanıyor. Üniversite-sanayi iş birliği gençlerimizin geleceği için önemli bir anahtar." değerlendimelerini yaptı.